Kocaeli’de bulunan, zamanında İstanbul’dan Mekke’ye gitmek isteyen hacıların önemli geçiş noktalarından olan ve Çanakkale Savaşı zamanında İngiliz donanmasının bir kaptanı tarafından patlatılarak sabote edilen demir yolunun ayakları, 150 yıldır sapas
Osmanlı döneminde Sultan Abdülaziz tarafından 1872 senesinde yapımına başlanılan ve daha sonra 2. Abdülhamid döneminde Hicaz Demir Yolu projesinin önemli ayaklarını oluşturan Eskihisar Viyadük Köprüsü, Çanakkale Savaşı zamanında cepheye mühimmat taşındığı için İngiliz donanmasında kaptan olan teğmen D’Oyly-Hughes tarafından patlatılarak sabote edildi. İstanbul’dan Mekke’ye giden hacıların en önemli geçiş güzergahı olan bu köprünün 5 ayağı, sağlam bir şekilde günümüze ulaştı. 150 yıldır sağlamlığını koruyan bu köprü, İstanbul Üniversitesi Nadir Eserler Kütüphanesi Sultan II. Abdülhamid Han Fotoğraf Arşivi’nde yer alan fotoğraflarda da net bir şekilde görülebiliyor.
Osmanlı demir yolu hatlarının da İzmit ile Haydarpaşa arasındaki önemli bir noktasını oluşturuyor. Günümüzde 5 ayağı kalan Eskihisar Viyadük Köprüsü, yaklaşık 150 yıldır ayakta kalmaya devam ediyor. 1872 senesinde ilk kazma vuruluyor ve Haydarpaşa-İzmit hattının ilk çalışması da 3 bölüme ayrılıyor. 1872 senesinde burada başlatılan demir yolu çalışmaları 1873 senesi mayıs ayında sona eriyor ve 1873’te tamamlanmasının ardından Haydarpaşa-İzmit arasındaki 90 kilometrelik hatta da 13 tren istasyon açılıyor. Bu 13 istasyonun orta noktasında Gebze istasyonu bulunuyor ve Gebze İstasyonunun hemen çıkışındaki ayaklar Eskihisar Viyadüğünü bu şekilde ortaya koyuyor. 1873 senesinde Sultan Abdülaziz tarafından buradaki köprünün yapımında çalışan işçilere de Mecidiye Nişanı veriliyor. Belçikalı mühendisler de burada çalıştığı için onlara da yine nişanlar takdim ediliyor. Hamidiye-Hicaz demir yolu projesinin Mekke’ye kadar giden bir süreci de bu şekilde başlatılıyor. 1889’ların sonuna doğru bu çalışma başlıyor. 1891’e gelindiği zaman Nafia Nezareti tarafından Eskihisar Viyadük Köprüsü ile ilgili bir rapor hazırlanıyor ve buranın artık sağlam olmadığı, güvenilir olmadığı, bu yüzden yeniden yapılması gerektiği belirtiliyor. Bunun üzerine köprü, Sultan 2. Abdülhamid tarafından yeniden yapılıyor, sağlamlaştırılıyor.