Yasin EKİNCİ
Yasin EKİNCİ

Alkışlar Artık Karşılığını Bulsun

4 Haziran 2020 Saat: 01:54
YORUM YAPTavsiye EtYazdır

Bu yazı 1.260 kez okunmuştur

Körfez İlçesi’nin Barbaros Mahallesi’ni ( Samsun Mahallesi ) Kocaeli’nde sanırım bilmeyeniniz yoktur.  1999 Marmara depreminin ardından Tüpraş’ta çıkan yangın ve sonrasında 2002 yılında Akça Gaz patlamasının arından ülke gündemini uzun süre meşgul eden mahalle…

 1962 yılında Körfez’de kurulan, sonrasında bir tarafı dolum tesisleri, diğer tarafı D-100 kara yolu, başka bir tarafı ise konteyner sahası ile çevrilen ve yaklaşık 20 senedir bir çocuk parkı bile olmayan, bölgeden habersiz değilsinizdir. Bölge sakinlerinin bir dönem “ Satılık Mahalle “ afişiyle satışa çıkardığı mahalleye, ilanlarda denk gelmediyseniz, yine o dönem ulusal kanalların ana haber programlarında görmüşsünüzdür.

Çok değil siyasete azda olsa ilgi duyuyorsanız. Sadece seçim dönemlerinde oy  devşirmek için siyasi rant haline getirilerek, her siyasetçinin çok kolay kandırabildiği insanların yaşadığı, mahallenin istimlak haberine  yerel medyada illaki denk gelmişsinizdir. Dolum tesislerinin içerisinde bulunan, 1999 depreminde sadece bir binanın yıkıldığı, fakat depremden dolayı bakanlığın riskli bölge ilan ettiği yerleşim alanını bu şehirde yaşayıp da, bilmemenizin imkanı yok diye düşünüyorum.

Yunus Pehlivan’ın 12 yıl önce çoluk çocuk, kadın erkek, genç yaşlı  belediye otobüslerine doldurup, Yavuz Sultan Selim Mahallesi’nde boş bir alana götürerek “ ey ahali sizi buraya taşıyacağım “ dediği, yine Pehlivan’ın  bundan 8 yıl önce kışın ortasında  ulusal haber kanallarına verdiği röportajda “ yaz aylarına kadar bölgeyi taşıyacağız “ müjdesini verdiği, 7 yıl önce de meclis başkanlığını yaptığı belediye meclisinde “ bir ay sonra durumu netleştirerek, evler istimlak edilip bölge boşaltılacak “ diyerek bahsettiği mahalle...

Pehlivan’ın Şehircilik Bakanlığı ve Emlak Konut yetkililerini yine 7 yıl önce Tütünçiftlik Kültür Merkezine getirerek, kandırmaya çalıştığı insanların yaşadığı mahalle…

2014 seçimlerinde İsmail Baran’ın “ burada benim Artvin’li hemşerilerim var. Akrabalarım var. Burası benim evim. Her ne kadar aynı partide aktif şekilde belediye içerisinde yer alsam da, mahallenin istimlak edilmesine gücüm yetmedi. Allah’ın izniyle aday gösterilirsem ve seçilirsem, sizlerin isteklerini de sıkıntılarını da çok iyi biliyorum. “ deyip aday adaylığını açıkladığı günün akşamında, seçim çalışmalarına start verdiği mahalle…

Baran’ın 2014 seçimlerini kazanıp, cenazeden cenazeye gelip, 5 yıl boyunca çöplerin alımı dışında sadece 4 tane kasisin ve yıkılan kaldırımların onarımının yapıldığı mahalle…

Hemen hemen her yıl, yaya olarak yolu karşıya geçerken bir arabanın çarpması sonucu ölen insanların ardından, bin bir güçlükle mahalle sakinlerinin topladığı imzalar neticesinde yaptırabildiği üst geçidin, kaldırıldığı mahalle…

2019 seçimlerinde, her gün meclis üyesi adaylarının gelip giderek  yollarını aşındırdığı, seçimlerden sonra ise konteyner alanına taşıma yapan tır’ların kullandığı yolu kullanıp, mahallenin içinden transit olarak geçip gittiği mahalle...

Seçim döneminde Belediye Başkanı Şener Söğüt’ün çocukluk ve okul arkadaşlarının varlığını hatırladığı, sonrasında varlıklarını unuttuğu mahalle…

Benim doğup büyüdüğüm mahalle…

Böyle bir zamanda bile değişen kuşağa inat, manevi değerlerin korumasının başarılabilindiği mahalle…

İşte bu mahallede, mahalle kültürünün ötesinde var olan ve bugün dahi yaşatılabilen bir değer var. Buradaki insanlar, üzüntüsünü de sevincini de birlikte yaşamayı bilirler. Ramazan aylarında, cenaze ve düğün cemiyetlerinde kapıda pişer yemekler. Kimse kimseden bir lokma ekmek kaçırmaz, gönülleri gibi sofraları da herkese açıktır. Mahallenin içinde tıkış pıkış bir hayatla aynı zamanda kültürlerini yaşatmaya çalışır buradaki insanlar.

Etrafındaki dolum tesisleri patlamadan, seçim süreci başlamadan, gazetelerde taşınacakları haberlerine rastlamadan akıllarına gelmez mahallenin istimlak edileceği.

Seçim zamanı geldiğinde mahalleyi ziyaret eden her siyasetçinin “ seçilirsek mahallenizi aynı kültürü bozmadan sizi taşıyıp sizi bu tehlikenin merkezinden mağduriyet yaşatmadan kurtaracağız “ sözlerine tüm samimiyetleriyle alkış tutarlar. Hatta en son Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın’ın bu sözlerini alkışlamışlardı.

Geçtiğimiz günlerde Özgür Kocaeli Gazetesi’nin bir haberine denk geldim. Haberde, muhabirlik dönemlerimden tanıdığım ve kendisini sevip değer verdiğim Suriye Çatak arkadaşımın imzası vardı. Uzun bir sürenin ardından hem bir merhaba demek, hem de haberle ilgili detay almak için aradım. Sohbetinin özlemini çektiğim bir arkadaşım olduğu için görüşmemizi biraz uzun tutum. Bu yüzden çok fazla detayına girmeyeceğim. Kendisinin de deneyimlerine ve gazetecilik geçmişine dayanarak , “ Suriye, bu taşınma ile ilgili ne düşünüyorsun. İnsanların mağduriyetleri söz konusu olabilir mi “ diye sordum. Verdiği cevap “ Bu güne kadar bölgenin defalarca haberini yaptım. Görüyorum ki bölgeyle ilgili en somut adımı Tahir Büyükakın attı.  Burada TOKİ ticaret gütmezse oradaki vatandaşa maliyetleri doğrultusunda hesaplama yaparak projeye girer. Fakat çok net olmamakla birlikte arada bir fark doğa bilir. Bunu da sadece, Gölcük Deniz Evler bölgesindeki dönüşümden ve yine geçmiş senelerdeki kentsel dönüşüm uygulamalarına istinaden söylüyorum “ dedi. İki eski arkadaş olarak biz sohbetimizi konu üzerine devam ettirdik. Fakat lafı uzatarak sizleri daha fazla sıkmayacağım.  

Seçim döneminde kendisini tüm samimiyetle karşılayan ve alkışlayan mahalle sakinlerinin sorunlarına aynı samimiyetle karşılık verdiği için öncelikle Büyükşehir Belediyesi Başkanı Tahir Büyükakın’a teşekkür ediyorum. Bundan sonraki işleyecek süreçte de, maddi ve manevi tüm birikimlerini yılladır bu bölgeye yatırmış insanları mağdur ettirmeyerek ve haklarını koruyarak, mahalle sakinlerine göstermiş olduğu bu samimiyeti devam ettirmesini temenni ediyorum.

Belki böylece, bu güne kadar sadece seçimden seçime hatırlanan, siyasi rant sağlamak için insanların mağduriyetleri üzerinden vaatler verip tutturulan “ ALKIŞLAR  “  karşılığını bulmuş olur.

YORUMLAR Üye Girişi

 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
Bu Yazıya 1 yorum yapılmıştır
Nuri ALTUN 05.06.2020 07:02
Alkışlamak sevgi ve hayranlık hislerinin vücut diliyle dışa vurum göstergesidir. Alkışlananlar, bu alkışları istismar edip,Çıkar sağlıyorlarsa,bu da alkışalara ihanettir. Bu ihaneti anlamayanlar ve demokratik tepki gösteremeyeler içinde sözlükte bir kaç kelime ile ayrı, ayrı tanımlanmaktadır. Bahsi geçen sorunu güncelleme çabaları da sizin gibi duyarlı şahsiyetlerin basın,yayın yoluyla kamuoyuna duyurması insani bir görevdir. Konuyu detaylı bir şekilde kamuoyuna aktardığın için,hemşehrilerim adına teşekkür ederim. Alkışa devam.????????????
 

Kocaeli Fısıltı Tavsiye Formu

Bu Yazıyı Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız

Yazarın Diğer Yazıları

BİZİM MAHALLEYE BİR DELİ LAZIM!..24 Şubat 2024 Saat: 22:17
Zurnanın Zart Dediği Yerde...14 Eylül 2023 Saat: 22:23
SİZ CENNET İSTİYORSUNUZ AMA…25 Ekim 2022 Saat: 17:01
KİM - YASAL21 Ekim 2022 Saat: 17:38
Recep ve Aveneleri29 Eylül 2022 Saat: 16:12
Tüm Yazıları
UA-167564519-1 Yukarı ↑