Bu güne kadar yaptığı açıklamalarda cümleleri için seçmiş olduğu kelimelerin, kılıç misali her tarafının keskin olmasına alışıktım. Fakat böyle bir çıkış ve böyle bir açıklama beni şaşırtmadı diyemem. Muhtemelen belediyelerden kulaklara gelen “ FISILTI “ üzerine yapılmış bir açıklamaydı. Çünkü Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan’ın geride bıraktığımız hafta içerisinde yapmış olduğu, “ Kocaeli’nde ki her belediye, AK Partili Kocaeli Milletvekillerine tahsis edilmiş durumda. Orada yapılan, tüm ihaleler Ak Partili vekillere bağlı. “ açıklamasının altı hiçbir şekilde doldurulamazdı. Burada küçük bir pencere açmak isterim. Siyasetin bir geri dönüşüm sanatı olduğunu düşünenlerdenim. Bu nedenle Türkkan’ın açıklamasını A veya B parti diye ayrım yaparak yorumlamadım. Kim olursa, yada hangi siyasi parti olursa olsun yaptığı siyasetin meyvesini toplamak ister. Geçmişte, aktif siyasetin içersin de yer aldığım dönemlerde, bunun ne demek olduğunu çok iyi anlamış ve tüm bu nedenlerden dolayı partimdeki yöneticilik görevinden olaylı bir şekilde istifa etmiştim.
Asıl konumuza dönersek;
Türkkan’ın açıklamasındaki benzer iddialar, belediye meclis oturumlarında meclis üyeleri tarafından, zaman zaman soru önergeleri, zaman zamanda gündem dışı konuşmalarda meclis başkanına yöneltilir. Bu güne kadar farklı belediyelerin bir çok meclisini takip etmiş bir gazeteci olarak, böylesine iddialı soruların ciddi manada karşılığıyla çok nadir karşılaşmışımdır.
Geçmişteki kazanımların katkısı olarak, belediye meclis toplantılarında bu gibi iddialı soruların çoğunlukta sorunun sahibine, sorunun muhatabı tarafından telefonla, yada baş başa gerçekleştirilen ziyaretlerde verildiğinin bilincindeyim. Sorunun muhatabı da, sorunun sahibi de bilir ki bu gibi iddiaların altı doldurulamaz. Yazımın bu kısmı için, eski ve mevcut meclis üyelerinden aksini söyleyebilecek meclis üyesi varsa kendisini iddialı bulur, saygı duyar ve bunu da yine bu köşeden sizlerle paylaşırım.
Tükkan yaptığı aynı açıklamada, Ak Parti Kocaeli Milletvekili Radiye Sezer Katırcıoğlu üzerinden benimde ikamet olarak bağlı bulunduğum Körfez Belediyesi’ni hedef almıştı. Körfez ilçe coğrafi konumu nedeniyle hem Ülkemiz, hem de ilimiz için büyük önem arz ettiğini aklı selim hiç kimsenin inkar edeceğini düşünmüyorum. Hatta ileriye taşırsak, bazı dost meclisi sohbetlerinde Körfez İlçe’nin Kocaeli’nden daha büyük bir yer olduğunu savunurum.
İddialar önem arz ettiği için kendimce birkaç araştırma yaptım. Araştırmalarım arasında dikkatimi çeken birkaç firma oldu. Bunlardan biri, 22.02.2019 tarihinde, yani seçimlerden bir ay önce Muhlis Mutlu tarafından kurulmuş, Körfez Mimar Sinan Mahallesi Bağlar Caddesi’nde faaliyet gösteren, SULTANKENT Turizm Nakliyat Ticaret Limited Şirketi. Ak Parti Körfez İlçe yöneticisi Fehmi Öztürk’ün yakın akrabası, Abdullah Kadir Öztürk’ün de imza yetkisinin bulunduğu firmanın son dönemlerde hizmet alımında belediyeye kestiği faturaları da, firma adresinin yine aynı ilçe yöneticisinin şirketiyle yan yana olmasını;
Kocaeli Milletvekili Fikri Işık’ın bakanlık yaptığı dönemlerde, Kocaeli’nde ki iş adamlarının Hayrullah Işık’a ait olan mekanları sık sık ziyaret etmeleri ve her birinin farklı belediyelerde taşeronluk yapması gibi,
Körfez Belediyesi eski başkanı Yunus Pehlivan’ın iş adamı Abdülkadir Küpeli’ ye, arkadaşının müdür olarak görev yaptığı bankadan kredi çekmesi için Küpeli’ye referans olup, Kabakoz bölgesinde arsa toplaması yönünde telkinlerinde bulunmasını ve aynı iş adımının topladığı arsaları bir bayana bağışlayıp, bağıştan iki gün sonra aynı bayanın bu arsaları, EVYAP PORT limanına konteyner depolama alanı olarak satması gibi,
Ak Parti Körfez eski İlçe Başkanı Engin Koyun’un o dönem, 95 Evler köprülü kavşağı, Tütünçiflik Kültür Merkezi yapım işlerinin ihalesini alan firmalara taşeronluk yapması gibi,
Körfez’in taş ve mıcır ocağını işleten firmanın, o dönemin meclis üyesi olan, Körfez Belediye Başkanı Şener Söğüt tarafından eski belediye başkanı İsmail Baran’a sunumu yapılarak, işletmenin sunumu yapılan firmaya verilmesi gibi,
Eski belediye başkanı İsmail Baran döneminde, TOKİ’nin Körfez’de yaptığı projelerde tüm hafriyat işinin, Zihni Çoban’ın firması tarafından yapılması gibi,
Yine o dönem Zihni Çoban’ın hafriyat arabalarının başka kişiler üzerinden Körfez Belediyesi tarafından kiralanıp, hem bu araçlara kira ödenip, hem de Büyükşehir Belediyesi tarafından gönderilen hafriyat döküm alnı fişlerinin Zihni Çoban’ın diğer araçları üzerinde de kullanması gibi,
Kötü bir tesadüf zincirinden ibaret olduğunu düşünüyorum.
Sayın Türkkan, sizde böyle tesadüf zincirlerine aldanıp, Körfez Belediyesi’nin iddialı söylemleriniz üzerine yapmış olduğu açıklamanın içeriğinde belirtildiği gibi “ Hem Körfez Belediyesi’ ni hem de sayın vekilleri rencide etmeye yönelik kampanyalardan uzak durun.
Aksi halde;
İhale kanunu son 16 yılda 186 kez değiştirmiş ve sadece tesadüf zincirinin bir halkası konumundaki parti yetkilileri olan muhataplarınız çıkar, bu iddialarınızın altını doldurmasını isterler. Sonra doldur doldurabilirsen.