Kraldan Çok Kralcılar Varken !

Hayatım boyunca bir çok insan modeli görme ve tanıma fırsatı buldum.

Akıllısı, zekisi, delisi…

Hak etmedikleri koltuklarda oturanları da, hak etmedikleri noktalarda bulunanları da gördüm. Hayallerini kuramadıkları konumların koltuklarında kendini bulanlara bile tanıklık ettiğim olmuştur.

Dönem dönem kendini kral ilan edenleri de, kraldan daha çok kralcı olan soytarıları da tebessümle seyrettiğim olmuştur.

Mesela Körfez eski belediye başkanı Yunus Pehlivan. Her ne olursa olsun zekasına hayran olduğum bir insan. İlçeye kazandırdıkları her ne kadar şahsi kazanımlarına kıyaslanamasa da, iki dönem belediye başkanlık koltuğunda Körfez İlçe’de adeta kral ilan edilmişti. Bir de o dönemin belediye başkan yardımcısı Mehmet Şendoğan.  Belediye ve ilçe de kendisine haber verilmeden kuş uçuramazdı kimse. Kraldan çok kralcıydı. Hatta ilçede o dönem başkanlık koltuğunda Pehlivan otursa da belediye başkanın Şendoğan olduğu konuşuluyordu. Bu spekülasyonlarla birlikte iki dönemin ardından bir tahtta iki kral olmaz dendi ve krallık tahtı el değiştirdi.

Farklı siyasi partiden bir çok kez adaylığı hüsranla sonuçlanan İsmail Baran, hayalini bile kuramadığı koltukta kendini buldu. Ne olduğunu nasıl olduğunu tüm Körfez gibi kendi de anlamamıştı aslında. Tahtın verdiği gücü bu anlaşılmazlıkla birlikte şahsi gücü sandı ve kullandı. Pehlivan’dan sonra kendini kral ilan etmişti. Soytarısız kral olmazdı. Gerçekleştirdiği görev değişiklikleriyle yeğeni Emrah Çoban’ı Özel Kalem Müdürü görevine getirdi. Kralın soytarısı Çoban’da kısa sürede o dönem gücün yarattığı akıl tutulmasıyla birlikte deliye döndü, dayısını bir koyun edasıyla gütmeye başladı. Her ihaleye, her konuya müdahil oldu. Dayısını bile ayakta uyuttu. Hem belediyede hem de ilçede kraldan çok kralcılık yaptı. Beş yıl uzun bir zaman gibi görülse de kısa bir zamandı. Soytarı ÇOBAN bir koyunu bile güdemedi. Kendine de başka bir panayır çadırı bulurken, koyun gibi gördüğü dayısını başka ahıra bağladı.

Krallardan çok kralcılık yapanların yaptıkları, gerçek kralları tahtlarından etti. Krallık tahttı tekrar el değiştirdi.

Her ne kadar sinirlerine hakim olamadığı için zaman zaman ani reflekslerle farklı çıkışlar yapsa da Şener Söğüt’ün akıllı bir insan olduğunu savunurum. Geçmiş yönetimlerin içerisindeki kralcılara tanıklık ederek bu dönemde bunu tecrübe olarak kullandı. Kraldan çok kralcılık yapmak isteyenlere müsaade etmedi.

Hem yaş itibarı ile hem de siyasi geçmişi nedeniyle tecrübe olarak büyük kazanımları olduğunu düşündüğüm Derince Belediyesi Başkanı Zeki Aygün için ise Söğüt’le ilgili söylediklerimi ifade edemeyeceğim.

Memuriyetten başkan yardımcısı olan Kemal Bayraktar’ın Derince gibi bir ilçeyi adeta parmağında oynatıyor olması ve Aygün’ün geçmişteki örneklere rağmen kendisine verdiği zararı görememesini şaşkınlıkla seyrediyorum. Bayraktar’ın şahsını tanımam etmem. Ancak ilçede ve belediyede kraldan çok kralcılık yapan bir belediye başkan yardımcısı ile ilgili her geçen gün artarak bir üst tonla gelen şikayetlerin duyulmuyor olması  ve Aygün’ün buna duyarsız kalmasını anlamlandıramıyorum. Belediye’yi Başkan Zeki Aygün’ün değil, başkan yardımcısı Kemal Bayraktar’ın yönettiğini haykıran Derince’lilerin yükselen bu sesine kulak tıkanmaya devam edilirse, Aygün’de bu dönemden sonra krallığından çok kralcılarıyla anılacağı gerçeğiyle şimdiden kendini alıştırması gerektiğini düşünüyorum.